
Sıfır Atık Vakfı, çevresel sürdürülebilirlik politikalarının yalnızca atık azaltımıyla sınırlı olmadığını; aynı zamanda doğa felaketlerinin önlenmesinde de kritik bir rol oynadığını ortaya koyan çarpıcı bir çalışma hazırladı. Verilere dayalı olarak hazırlanan çalışma, atıkların özellikle yaz aylarında artan orman yangınlarını tetikleyici etkisi ile “Sıfır Atık” yaklaşımı arasındaki güçlü ilişkiyi gözler önüne seriyor.

Cam ve Plastik Atıklar Yangını Başlatabiliyor
Güneş ışınlarını mercek etkisiyle yoğunlaştıran cam kırıkları ve hızla tutuşabilen plastik malzemeler, özellikle yaz aylarında yangınlara davetiye çıkarıyor. Piknik ve kamp alanlarında bırakılan cam şişeler, sıcak ve kuru hava koşullarında tehlikeli birer yangın tetikleyicisine dönüşüyor. Bu konuda uzmanlar, ormanlara bırakılan cam ve plastik atıkları “içeride bırakılan bombalar” olarak nitelendiriyor.
Tarım ve Orman Bakanlığı'nın verilerine göre, 2023 yılında Türkiye’de çıkan 2.309 orman yangınından 512’sinin doğrudan cam/plastik atık kaynaklı ısınma, parlamalar veya izmarit etkisiyle başladığı tahmin ediliyor.
Özellikle yaz aylarında güneş ışığı ile doğrudan temas edebilen bir cam şişe ya da cam kırığı mercek etkisi ile kuru otları tutuşturabilecek kadar enerji yoğunluğu oluşturabiliyor. Bu basit fiziksel etki, orman yangınlarının ilk kıvılcımını sağlayabiliyor.
Yangınlar, Atmosfere Milyonlarca Ton Karbon Salıyor
Yangınlar sadece doğayı değil, atmosferik dengeyi de tehdit ediyor. 2021’deki büyük yangınlarda Türkiye’de yaklaşık 15 milyon ton CO₂ eşdeğeri emisyon salındı. Bu, yangınların iklim değişikliği döngüsünü besleyen ve karbon yutaklarını yok eden bir felakete dönüştüğünü gösteriyor. Orman yangınları yalnızca ekosistemleri yok etmiyor, aynı zamanda atmosferdeki sera gazı miktarını da ciddi ölçüde artırıyor.
İnsan Kaynaklı Yangınlar %98'in Üzerinde
Tüm bu verilerle birlikte, Türkiye’deki orman yangınlarının %98–99’unun insan kaynaklı olduğu belirtiliyor. Bu oran, bireysel farkındalığın ve kamu bilincinin ne kadar hayati olduğunu bir kez daha ortaya koyuyor.
Türkiye’deki Orman Yangınlarına İlişkin Çarpıcı Veriler
• Rekor artış sürüyor: 2024’te Türkiye’de 3.797 orman yangını meydana geldi.
• Yanan alan: 2024 yılında yaklaşık 27.000 hektar ormanlık alan yangınlarda zarar gördü.
• Yıllık artış trendi: 2000–2009 yılları arasında yıllık ortalama 2.091 yangın çıkarken, 2020–2024 yılları arasında bu rakam 2.946’ya yükseldi.
• Bölgesel yoğunluk: Son 10 yılda en çok yangın çıkan iller: Muğla (312/yıl), İzmir (282), Antalya (223).
Atık Kaynaklı Yangınların Rolü
• 2023 yılında çıkan 2.309 orman yangınından 512’si, cam/plastik atık kaynaklı nedenlerle başladı (Tarım ve Orman Bakanlığı).
Orman Yangınlarının Karbon Salımı ve İklim Üzerindeki Etkisi
• Türkiye'de 2021 yangınları, atmosfere yaklaşık 15 milyon ton CO₂ eşdeğeri saldı. Bu rakam yaklaşık 3 milyon aracın yıllık emisyonuna denk gelmektedir.
• Akdeniz bölgesindeki büyük yangınlar (2021): 100 milyon ton CO₂-e.
• Dünyada orman yangınlarından kaynaklanan karbon emisyonları 2001–2023 arasında %60 artış gösterdi.
• 2023’te Kanada’daki orman yangınları 327–355 Mt CO₂ salınımına sebep oldu. Bu, Kanada’nın planlı azaltım hedeflerini aştı.
• 2024’te Rusya’da yaşanan orman yangınları 8,8 milyon alanın yanmasına ve 6,8 Mt CO₂ salımı oluşturarak ciddi bir emisyon kaynağına sebep oldu.
Küresel Perspektif
• 2016–2022 yılları arasında küresel orman yangınları ortalama 1.002 teragram (Tg) CO₂-e emisyonuna yol açtı.
• 2023–2024 yıllarında küresel orman yangınları 8,6 milyar ton CO₂-e ile son 20 yıllık ortalama düzeyden %16 daha fazla emisyona yol açtı.
• Avrupa’da 2025 yılı itibariyle 227.000 hektar alan yangınlara kurban gitti. Bu, mevsim ortalamalarının iki katı.
Sıfır Atık ile Yangınlara Karşı Koruyucu Kalkan
Sıfır Atık Vakfı, Sıfır Atık ilkelerinin orman yangınlarıyla mücadelede stratejik bir araç olduğunu vurguluyor. Cam ve plastik gibi çevresel atıkların ormanlık alanlarda birikmesini engellemek, yalnızca doğayı temiz tutmakla kalmıyor; aynı zamanda yangın başlangıçlarını önlüyor, karbon emisyonlarını düşürüyor ve iklim krizine karşı savunma sağlıyor.
Sıfır Atık sisteminin yaygınlaştırılması, geri dönüşüm zincirlerinin güvenli hale getirilmesi ve özellikle orman yakınlarında atık birikimini engelleyecek yerel politikaların hayata geçirilmesi, yangınlarla mücadelede önleyici stratejilerin temelini oluşturuyor.
Ortak Sorumluluk, Ortak Gelecek
Sıfır Atık Vakfı, bireylerden belediyelere, kamu kurumlarından özel sektöre kadar herkesin yangın riskini azaltma konusunda sorumluluk taşıdığını hatırlatıyor. Sadece doğayı değil; iklimi, sağlığımızı ve geleceğimizi de korumak için "atık üretmeme" kültürünün toplumun tüm kesimlerinde yaygınlaştırılması gerektiğine dikkat çekiyor.
Yapılan araştırma, sıfır atık uygulamalarının yangın riskini azaltmada, karbon emisyonlarını düşürmede ve iklim krizine karşı mücadelede etkili bir politika aracı olduğunu ortaya koyuyor. Sıfır Atık sadece bir çevre politikası değil; yangınların, iklim krizinin ve çevresel yıkımın önüne geçmek için hayata geçirilmesi gereken ortak bir sorumluluktur.
Unutmayalım: Ormanda bırakılan tek bir cam şişe, binlerce ağacı, onlarca canlıyı ve havamızı yok edebilir. Sıfır Atık, doğayı korumanın ilk adımıdır.